Sally Thorne'un ilk romanı 'Nefret Oyunu' (The Hating Game), 2016 yılında yayımlanmış, modern romantik komedi türünün sevilen örneklerinden biridir. Kitap, iki birbirine rakip iş arkadaşı olan Lucy Hutton ve Joshua Templeman arasındaki yoğun çekişmeyi ve zamanla bu rekabetin beklenmedik bir aşka dönüşümünü konu alır. Lucy, neşeli, renkli ve insanlarla kolay iletişim kurabilen bir karakterken; Joshua, buz gibi, mesafeli ve acımasız bir yönetici olarak tasvir edilir. İkisi de aynı şirkette, aynı pozisyon için terfi beklemektedir ve bu durum, aralarındaki rekabeti daha da kızıştırır. Ofis ortamında birbirlerine karşı sergiledikleri soğuk savaş, hem komik hem de gergin anlara sahne olur. Ancak, bu nefret dolu etkileşimlerin altında, birbirlerine karşı duydukları gizli bir çekim yatmaktadır. Romanın temel temaları arasında rekabet, önyargılar, kendi değerini bilme, iletişim ve aşk yer alır. Thorne, karakterlerin birbirlerine karşı geliştirdikleri önyargıları ve bu önyargıların nasıl aşılabileceğini ustaca işler. Lucy'nin kendine güveni ve Joshua'nın görünüşteki sertliğinin ardındaki kırılganlığı, okuyucunun her iki karaktere de bağlanmasını sağlar. Kitabın hedef kitlesi genellikle romantik komedi severler, özellikle de 'enemies-to-lovers' (nefretten aşka) temasını beğenen okurlardır. Kitap, esprili diyalogları, akıcı anlatımı ve tatmin edici romantik gelişimi ile öne çıkar. Benzer temaları işleyen diğer romanlar arasında, Helen Hoang'ın 'The Kiss Quotient' (Yaklaşık Öpücük), Christina Lauren'ın 'The Unhoneymooners' (Balayına Gidenler) ve Ali Hazelwood'un 'The Love Hypothesis' (Aşk Hipotezi) gibi eserler sayılabilir. 'Nefret Oyunu', karakterlerin arasındaki kimyanın ve gelişen ilişkinin samimiyetiyle okuyucuyu sarıp sarmalayan, keyifli bir okuma deneyimi sunar.

Sally Thorne, Avustralyalı bir yazardır ve 'Nefret Oyunu' ile uluslararası alanda tanınmıştır. Thorne, yazarlık kariyerine başlamadan önce uzun yıllar uluslararası bir firmada çalışmış ve bu deneyimlerini romanlarında ofis ortamı ve iş dünyası dinamiklerini anlatmak için kullanmıştır. Thorne'un yazım tarzı, keskin ve esprili diyalogları, canlı karakter tasvirleri ve akıcı anlatımı ile bilinir. Romantik komedi türünde uzmanlaşmış olan Thorne, karakterlerinin arasındaki kimyayı ve gerilimi ustaca işleyerek okuyucuya keyifli bir okuma deneyimi sunar. Özellikle 'Nefret Oyunu'nda, Lucy Hutton ve Joshua Templeman arasındaki 'enemies-to-lovers' dinamiğini başarıyla kurmuş, bu tema sayesinde geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmıştır. Thorne'un üslubu, mizahi öğeleri romantik unsurlarla harmanlayarak hem eğlenceli hem de duygusal derinliği olan hikayeler yaratmasıyla karakterizedir. 'Nefret Oyunu'nun başarısının ardından, 'Second Chance' (İkinci Şans), 'The Marriage Game' (Evlilik Oyunu) ve 'Wall of Winnipeg and Other Industrial-Sized Love Stories' gibi başka romanları ve kısa öykü derlemeleri de yayımlanmıştır. Thorne'un eserleri genellikle çağdaş romantik komedi akımının önemli örnekleri arasında gösterilir ve okuyucular tarafından genellikle samimi ve bağımlılık yaratan anlatımı için övgü alır. Yazarlık kariyerinin erken dönemlerinde büyük bir başarı yakalayan Thorne, modern romantik komedi türünde kendine özgü bir yer edinmiştir.