Erwin Schrödinger'in "Yaşam Nedir?" adlı eseri, modern biyolojinin temelini atan, çığır açan bir çalışmadır. Kitap, 1944 yılında yayımlanmış olup, yaşamın fiziksel ve kimyasal temellerini sorgulayan, bilim ve felsefeyi birleştiren bir yaklaşıma sahiptir. Schrödinger, kitabında, canlı organizmaların karmaşık yapısını, termodinamiğin ikinci yasası ile çelişmeyen bir şekilde nasıl açıklayabileceğimizi tartışır. Özellikle, genetik bilimi henüz emekleme dönemindeyken, kalıtımın moleküler mekanizmalarına dair öngörülerde bulunması, eserin değerini katbekat artırmıştır. Schrödinger, yaşamın düzenliliğinin, düzensizliğe karşı bir mücadele olduğunu ve bu düzenliliğin, organizmalarda bulunan özel bir yapı sayesinde sağlandığını savunur. Bu yapı, daha sonra DNA olarak tanımlanacak olan genetik materyalin temelini oluşturur. Kitap, aynı zamanda, kuantum mekaniğinin yaşam bilimlerine uygulanabilirliğini de tartışır. Schrödinger, kuantum mekaniğinin, yaşamın karmaşık süreçlerini anlamak için bir anahtar olabileceğini öne sürer. "Yaşam Nedir?", sadece bilim insanları için değil, aynı zamanda felsefe ve düşünce dünyasına ilgi duyan herkes için önemli bir eserdir. Kitap, yaşamın gizemini ve evrenin işleyişini anlamaya yönelik derin sorular sormakta ve okuyucuyu düşünmeye teşvik etmektedir. Eserin temel teması, yaşamın karmaşıklığına rağmen, temel fiziksel prensiplerle açıklanabilir olmasıdır. Schrödinger, yaşamın, sürekli enerji alışverişi ve bilgi akışı ile karakterize edildiğini belirtir. Hedef okur kitlesi, fizik, kimya, biyoloji ve felsefe alanlarına ilgi duyan, bilimsel düşünceye açık, entelektüel merakı yüksek okuyuculardır. Kitap, karmaşık konuları anlaşılır bir dille anlatmasıyla bilinir, ancak temel bilimsel kavramlara aşina olmak faydalı olacaktır. Benzer kitaplar arasında, Francis Crick'in "What Mad Pursuit" (Çılgın Bir Koşuşturma) ve James Watson'ın "The Double Helix" (Çifte Sarmal) gibi, bilimsel keşiflerin ardındaki süreçleri ve düşünce yapılarını anlatan eserler sayılabilir. Ayrıca, Richard Dawkins'in "The Selfish Gene" (Bencil Gen) gibi, evrim ve genetik üzerine yazılmış popüler bilim kitapları da bu kategoriye dahil edilebilir. Bu kitaplar, Schrödinger'in "Yaşam Nedir?" ile başlattığı düşünce zincirini devam ettirir ve yaşamın temel prensiplerini farklı açılardan ele alır. Schrödinger'in çalışması, biyoloji, genetik ve moleküler biyoloji alanlarında çığır açmış ve bu alanlardaki araştırmalara ilham kaynağı olmuştur. Kitap, günümüzde hala okunmakta ve tartışılmakta olup, bilim ve felsefe arasındaki ilişkiyi anlamak için önemli bir kaynak olarak kabul edilmektedir. Eserin etkisi, sadece bilim dünyasıyla sınırlı kalmamış, aynı zamanda sanat, edebiyat ve felsefe alanlarında da yankı bulmuştur.

Erwin Schrödinger, 1887'de Viyana'da doğmuş, 20. yüzyılın en önemli fizikçilerinden biridir. Kuantum mekaniği alanındaki çalışmalarıyla tanınır ve bu alandaki temel denklemlerden biri olan Schrödinger denklemini geliştirmiştir. Schrödinger, aynı zamanda, düşünce ve felsefeye olan ilgisiyle de bilinir ve "Yaşam Nedir?" adlı eseri, bu ilgi alanının bir ürünüdür. Schrödinger'in bilimsel yaklaşımı, matematiksel kesinlik ve kavramsal açıklığın birleşimi üzerine kuruluydu. Yazım üslubu, karmaşık konuları anlaşılır bir dille anlatma becerisiyle karakterizedir. Bilimsel konuları, felsefi derinlikle birleştirerek, okuyucuyu düşünmeye ve sorgulamaya teşvik eder. Schrödinger'in önemli eserleri arasında, kuantum mekaniği üzerine yazdığı bilimsel makaleler ve "Space-Time Structure" (Uzay-Zaman Yapısı) gibi teorik fizik üzerine çalışmaları sayılabilir. "Yaşam Nedir?" ise, bilim felsefesi ve biyoloji alanındaki en önemli eserlerinden biridir. Schrödinger, 1933 yılında Nobel Fizik Ödülü'nü, kuantum mekaniğinin temelini oluşturan dalga mekaniği üzerine yaptığı çalışmalar nedeniyle kazanmıştır. Schrödinger, Nazi rejiminden kaçarak İngiltere'ye sığınmış ve daha sonra İrlanda'da yaşamıştır. Yaşadığı dönem, 20. yüzyılın başları ve ortalarını kapsamakta olup, bilimsel gelişmelerin ve politik çalkantıların yoğun olarak yaşandığı bir dönemdir. Kuantum mekaniğinin yükselişi, atom bombasının geliştirilmesi ve II. Dünya Savaşı, Schrödinger'in yaşamını ve düşüncelerini derinden etkilemiştir. Schrödinger, bilimsel çalışmalarının yanı sıra, felsefi ve etik konularda da aktif olarak görüş belirtmiş ve bilim ile insanlık arasındaki ilişkiyi sorgulamıştır. Schrödinger'in mirası, kuantum mekaniği alanındaki çalışmalarının ötesine uzanır ve bilim, felsefe ve düşünce dünyasında önemli bir etki bırakmıştır.